İzmir’de Bergama Antik Kenti yakın etrafında yürütülen yüzey araştırmaları sırasında, Roma’dan Geç Antik periyoda kadar kullanılmış amfora üretim yeri keşfedildi. Bergama Antik Kenti Hafriyat Lider Yardımcısı Doç. Dr. Güler Ateş, bölgede keşfedilen buluntuların geçmiş devir üretim teknikleri, ekonomik ve ekolojik ilgiler hakkında bilgi verdiğini belirtti.
DHA’nın haberine bakılırsa, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Bergama Antik Kenti’nde Hafriyat Lideri Prof. Dr. Felix Pirson, Hafriyat Lider Yardımcısı Doç. Dr. Güler Ateş ve grubunca yürütülen çalışmalar kapsamında; yüzey araştırmaları sırasında Bakırçay Ovası’nın batısında, Pergamon (Bergama) ve liman kentleri Elaia ile Pitane (Çandarlı) içinde amfora üretim yeri keşfedildi. Roma’dan Geç Antik periyoda kadar kullanılmış olduğu belirlenen üretim yerinde seramik ve çömlek buluntularına ulaşıldı.
‘BÜYÜK ÜRETİM YAPILDIĞI ANLAŞILIYOR’
Bölgede keşfedilen buluntuların geçmiş periyot üretim teknikleri, ekonomik ve ekolojik münasebetler hakkında bilgi verdiğini belirten Hafriyat Lider Yardımcısı Doç. Dr. Güler Ateş, “Hatalı pişmiş, kil haline gelmiş toprakları görür görmez bunların üretime ilişkin olduğunu anladık. Bu atıklar toprakta yayılmış biçimde ve epey fazla sayıdaydı. Formundan ve kulp kesiminden taradığımızda amfora yüklü bir üretim olduğunu gördük ve jeofizik çalışmaları gerçekleştirdik. Toprağın altındaki fırınların yerini tespit ettik. Çok sayıda fırın olduğuna gördük, buna bağlı olarak büyük bir üretim yapıldığı anlaşılıyor” dedi.
‘MERMER MODÜLLERİNE ULAŞTIK’
Bergama hafriyatları ve araştırma programının gayesinin, kentin etrafı ile bağlantısının belirlenmesi olduğunu kaydeden Doç. Dr. Ateş, “Amfora üretim yeri, Helenistik’ten Geç Antik periyoda kadar seramik üretimi hakkındaki araştırmalar için kıymetli bir boşluğu doldurması bakımından, kuşkusuz Pergamon çekirdek bölgesi ortasında tespit edilen kıymetli buluntu yerlerinden biridir. Taşrada arazi kullanması, neler üretildiği, insanın tabiata müdahalesinin ne boyutlarda olduğu, doğal kaynakların nasıl kullanıldığı çerçevesinde Bergama civarında ağır bir yüzey araştırması yapıyoruz. Buna bağlı olarak amfora üretim yeri keşfedildi. Rastgele bir mimari kalıntı yok fakat geniş bir çiftliğe ilişkin yerde çanak çömlek üretimine dair çömlek ve seramik atıkları bulundu. Tarlaların altında da mermer kesimlerine ulaştık. Mermer kesimlerinden ne kadar donanımlı bir çiftlik olduğunu anladık. Bu çiftlik, M.S. 1’inci ile 6’ncı yüzsenelerda var olmuş. Bu kesimleri geçtiğimiz yaz devrinde keşfettik ve hafriyat meskeninde inceledik. Ele geçirilen modüllerden üretimin kademelerini da tespit edebildik. Birinci değerlendirmeler yapıldı. Ayrıntılı bilimsel çalışma hala sürdürülüyor” diye konuştu.
‘İHTİYAÇTAN FAZLA ÜRETİM, AKLA YAKIN SENARYO’
Amfora üretim alanının araştırılmasının fazlaca değerli olduğunu aktaran Doç. Dr. Ateş, “Bu komplekste üretilen ziraî eserler ve seramiklerin bir kısmı kesinlikle ki çiftlik sahipleri tarafınca tüketildi ya da kullanıldı. Lakin jeofizik ölçümlerin tespit ettiği 10 anomaliden yola çıkarak en azından bu kadar sayıda çömlekçi fırınının olduğunu var iseyarsak gereksinimlerinden daha fazlasının üretilmiş olduğu akla yakın bir senaryodur. Bu fikrin doğrulanması için sazlık amforalarına ilişkin modüllerin Bergama bölgesinde, diğer yerlerde de bulunup bulunmadığına bakmamız gerekmektedir” dedi. (HABER MERKEZİ)
DHA’nın haberine bakılırsa, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Bergama Antik Kenti’nde Hafriyat Lideri Prof. Dr. Felix Pirson, Hafriyat Lider Yardımcısı Doç. Dr. Güler Ateş ve grubunca yürütülen çalışmalar kapsamında; yüzey araştırmaları sırasında Bakırçay Ovası’nın batısında, Pergamon (Bergama) ve liman kentleri Elaia ile Pitane (Çandarlı) içinde amfora üretim yeri keşfedildi. Roma’dan Geç Antik periyoda kadar kullanılmış olduğu belirlenen üretim yerinde seramik ve çömlek buluntularına ulaşıldı.
‘BÜYÜK ÜRETİM YAPILDIĞI ANLAŞILIYOR’
Bölgede keşfedilen buluntuların geçmiş periyot üretim teknikleri, ekonomik ve ekolojik münasebetler hakkında bilgi verdiğini belirten Hafriyat Lider Yardımcısı Doç. Dr. Güler Ateş, “Hatalı pişmiş, kil haline gelmiş toprakları görür görmez bunların üretime ilişkin olduğunu anladık. Bu atıklar toprakta yayılmış biçimde ve epey fazla sayıdaydı. Formundan ve kulp kesiminden taradığımızda amfora yüklü bir üretim olduğunu gördük ve jeofizik çalışmaları gerçekleştirdik. Toprağın altındaki fırınların yerini tespit ettik. Çok sayıda fırın olduğuna gördük, buna bağlı olarak büyük bir üretim yapıldığı anlaşılıyor” dedi.
‘MERMER MODÜLLERİNE ULAŞTIK’
Bergama hafriyatları ve araştırma programının gayesinin, kentin etrafı ile bağlantısının belirlenmesi olduğunu kaydeden Doç. Dr. Ateş, “Amfora üretim yeri, Helenistik’ten Geç Antik periyoda kadar seramik üretimi hakkındaki araştırmalar için kıymetli bir boşluğu doldurması bakımından, kuşkusuz Pergamon çekirdek bölgesi ortasında tespit edilen kıymetli buluntu yerlerinden biridir. Taşrada arazi kullanması, neler üretildiği, insanın tabiata müdahalesinin ne boyutlarda olduğu, doğal kaynakların nasıl kullanıldığı çerçevesinde Bergama civarında ağır bir yüzey araştırması yapıyoruz. Buna bağlı olarak amfora üretim yeri keşfedildi. Rastgele bir mimari kalıntı yok fakat geniş bir çiftliğe ilişkin yerde çanak çömlek üretimine dair çömlek ve seramik atıkları bulundu. Tarlaların altında da mermer kesimlerine ulaştık. Mermer kesimlerinden ne kadar donanımlı bir çiftlik olduğunu anladık. Bu çiftlik, M.S. 1’inci ile 6’ncı yüzsenelerda var olmuş. Bu kesimleri geçtiğimiz yaz devrinde keşfettik ve hafriyat meskeninde inceledik. Ele geçirilen modüllerden üretimin kademelerini da tespit edebildik. Birinci değerlendirmeler yapıldı. Ayrıntılı bilimsel çalışma hala sürdürülüyor” diye konuştu.
‘İHTİYAÇTAN FAZLA ÜRETİM, AKLA YAKIN SENARYO’
Amfora üretim alanının araştırılmasının fazlaca değerli olduğunu aktaran Doç. Dr. Ateş, “Bu komplekste üretilen ziraî eserler ve seramiklerin bir kısmı kesinlikle ki çiftlik sahipleri tarafınca tüketildi ya da kullanıldı. Lakin jeofizik ölçümlerin tespit ettiği 10 anomaliden yola çıkarak en azından bu kadar sayıda çömlekçi fırınının olduğunu var iseyarsak gereksinimlerinden daha fazlasının üretilmiş olduğu akla yakın bir senaryodur. Bu fikrin doğrulanması için sazlık amforalarına ilişkin modüllerin Bergama bölgesinde, diğer yerlerde de bulunup bulunmadığına bakmamız gerekmektedir” dedi. (HABER MERKEZİ)