Hepatit beklemez “Hepatit beklemez! Risk altındaki bireyler vakit kaybetmeden tabibe başvurmalı”
Viral hepatitlere dikkat çekmek ve farkındalığı artırmak gayesi ile Dünya Sıhhat Örgütü ve Dünya Hepatit Birliği tarafınca 28 Temmuz günü, Dünya Hepatit Günü olarak kabul ediliyor.
Dünya Hepatit Günü’ne özel açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, hepatit B enfeksiyonundan aşı ile korunmanın mümkün olduğunu belirterek sıklıkla sinsi ilerleyen hepatit C enfeksiyonuna dikkat çekti.
Hepatit C hastalığı, hepatit C virüsünün (HCV) niye olduğu bir karaciğer hastalığıdır. Karaciğer kanserinin en önemli niçini olan HCV, kan yoluyla bulaşır ve kronikleştiğinde siroz, karaciğer kanseri ve mevtle sonuçlanabilir.
Dünyada 71 milyon bireyde kronik hepatit C hastalığı olduğu ön görülüyor. Ülkemizde ise yaklaşık 250.000-550.000 erişkin kişinin HCV ile enfekte olduğu ve HCV ile enfekte olanların büyük çoğunluğunun bu durumun farkında olmadığı düşünülüyor.
Kronik hepatit C virüsü enfeksiyonu, çoklukla bireylerin kan bağışı esnasında test yapılana veya rutin bir tıbbi muayene sırasında bulunan olağandışı bir kan testi kararı çıkana kadar fark edilmiyor. Karaciğeri etkileyen bir enfeksiyon tipi olan hepatit C ile yaşayanların yaklaşık yüzde 80’inde hiç bir belirti ortaya çıkmadığı için sinsi bir hastalık olarak kabul ediliyor.
“Risk kümesinde yer alanların kan testi yaptırmaları son derece önemli”
Dünya Hepatit Günü’nde hastalıkla ilgili açıklamalarda bulunan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Sağlık Bakanlığı tarafınca hazırlanan Türkiye Viral Hepatit Tedbire ve Denetim Programı kapsamında sıhhat çalışanları, 1996 yılı öncesinde kan ve kan eserleri alanlar, sık kan ve kan eserleri transfüzyonu olanlar, damar içi unsur kullananlar, mahkumlar ve göçmenler HCV açısından yüksek riskli kümeler olarak tanımlanlanıyor. Bilhassa HCV, damar içi husus kullanan şahıslar içinde süratle yayılmaktadır. Bu hususta yapılacak uygulamalar bir epeyce hastalığın denetimine katkı sağlayacaktır” dedi. Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “1996 yılı öncesinde kan ve kan eserleri ya da organ nakli almış; immünsüpresif hastalar; steril olmayan ortamda manikür, pedikür, dövme, “piercing” uygulamaları ve diş tedavisi yaptırmış; toplu sünnet olmuş ve ortak ustura/jilet kullanmış bireyler de büyük risk taşıyor.” diye ekledi.
“Hepatit beklemez! Risk altındaki bireyler vakit kaybetmeden tabibe başvurmalı”
Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Hepatit C enfeksiyonu ne yazık ki ileri evrelere gelene kadar hiç bir belirti göstermeden sinsice ilerliyor. Türkiye Viral Hepatit Tedbire ve Denetim Programı’na nazaran HCV tedavi edilmediği takdirde, önümüzdeki 20 yılda hastalık yükü ve mortalite giderek artacak. Bu sebeple “Hepatit Beklemez!” diyerek HCV enfeksiyonu tarafından risk altındaki şahısların tabibe başvurmaları için davette bulunuyoruz.” dedi. sıradan bir kan testi ile bu virüsün tespit edilebildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Risk kümelerinde yer alan bireylerin, hepatit C enfeksiyonuna sahip olup olmadıklarını öğrenmek için enfeksiyon uzmanı ya da gastroenteroloji uzmanı bir tabibe başvurmaları değerli.” diye ekledi.
“Hepatit C virüsünün bulaşma riski azaltılabilir”
Hepatit C virüsünün bulaşma riskinin azaltılmasının halk sıhhati açısından değerine değinen Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Hepatit C virüsünün yayılmasını azaltmak aslında epeyce kolay ve bir fazlaca yolu var. Örneğin; steril olmayan diş, piercing ve dövme uygulamalarından kesinlikle kaçınmalıyız. Bilhassa dövme yaptırırken boyaların sterilize bulunmasına, eldiven ve tek kullanımlık iğne kullanmasına ihtimam gösterilmesine dikkat etmeliyiz. Mahkumlar, uyuşturucu unsur bağımlıları ve göçmenler üzere yüksek riskli kümeler taranabilir.” dedi.
Hibya Haber Ajansı
Viral hepatitlere dikkat çekmek ve farkındalığı artırmak gayesi ile Dünya Sıhhat Örgütü ve Dünya Hepatit Birliği tarafınca 28 Temmuz günü, Dünya Hepatit Günü olarak kabul ediliyor.
Dünya Hepatit Günü’ne özel açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, hepatit B enfeksiyonundan aşı ile korunmanın mümkün olduğunu belirterek sıklıkla sinsi ilerleyen hepatit C enfeksiyonuna dikkat çekti.
Hepatit C hastalığı, hepatit C virüsünün (HCV) niye olduğu bir karaciğer hastalığıdır. Karaciğer kanserinin en önemli niçini olan HCV, kan yoluyla bulaşır ve kronikleştiğinde siroz, karaciğer kanseri ve mevtle sonuçlanabilir.
Dünyada 71 milyon bireyde kronik hepatit C hastalığı olduğu ön görülüyor. Ülkemizde ise yaklaşık 250.000-550.000 erişkin kişinin HCV ile enfekte olduğu ve HCV ile enfekte olanların büyük çoğunluğunun bu durumun farkında olmadığı düşünülüyor.
Kronik hepatit C virüsü enfeksiyonu, çoklukla bireylerin kan bağışı esnasında test yapılana veya rutin bir tıbbi muayene sırasında bulunan olağandışı bir kan testi kararı çıkana kadar fark edilmiyor. Karaciğeri etkileyen bir enfeksiyon tipi olan hepatit C ile yaşayanların yaklaşık yüzde 80’inde hiç bir belirti ortaya çıkmadığı için sinsi bir hastalık olarak kabul ediliyor.
“Risk kümesinde yer alanların kan testi yaptırmaları son derece önemli”
Dünya Hepatit Günü’nde hastalıkla ilgili açıklamalarda bulunan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Sağlık Bakanlığı tarafınca hazırlanan Türkiye Viral Hepatit Tedbire ve Denetim Programı kapsamında sıhhat çalışanları, 1996 yılı öncesinde kan ve kan eserleri alanlar, sık kan ve kan eserleri transfüzyonu olanlar, damar içi unsur kullananlar, mahkumlar ve göçmenler HCV açısından yüksek riskli kümeler olarak tanımlanlanıyor. Bilhassa HCV, damar içi husus kullanan şahıslar içinde süratle yayılmaktadır. Bu hususta yapılacak uygulamalar bir epeyce hastalığın denetimine katkı sağlayacaktır” dedi. Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “1996 yılı öncesinde kan ve kan eserleri ya da organ nakli almış; immünsüpresif hastalar; steril olmayan ortamda manikür, pedikür, dövme, “piercing” uygulamaları ve diş tedavisi yaptırmış; toplu sünnet olmuş ve ortak ustura/jilet kullanmış bireyler de büyük risk taşıyor.” diye ekledi.
“Hepatit beklemez! Risk altındaki bireyler vakit kaybetmeden tabibe başvurmalı”
Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Hepatit C enfeksiyonu ne yazık ki ileri evrelere gelene kadar hiç bir belirti göstermeden sinsice ilerliyor. Türkiye Viral Hepatit Tedbire ve Denetim Programı’na nazaran HCV tedavi edilmediği takdirde, önümüzdeki 20 yılda hastalık yükü ve mortalite giderek artacak. Bu sebeple “Hepatit Beklemez!” diyerek HCV enfeksiyonu tarafından risk altındaki şahısların tabibe başvurmaları için davette bulunuyoruz.” dedi. sıradan bir kan testi ile bu virüsün tespit edilebildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Risk kümelerinde yer alan bireylerin, hepatit C enfeksiyonuna sahip olup olmadıklarını öğrenmek için enfeksiyon uzmanı ya da gastroenteroloji uzmanı bir tabibe başvurmaları değerli.” diye ekledi.
“Hepatit C virüsünün bulaşma riski azaltılabilir”
Hepatit C virüsünün bulaşma riskinin azaltılmasının halk sıhhati açısından değerine değinen Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu, “Hepatit C virüsünün yayılmasını azaltmak aslında epeyce kolay ve bir fazlaca yolu var. Örneğin; steril olmayan diş, piercing ve dövme uygulamalarından kesinlikle kaçınmalıyız. Bilhassa dövme yaptırırken boyaların sterilize bulunmasına, eldiven ve tek kullanımlık iğne kullanmasına ihtimam gösterilmesine dikkat etmeliyiz. Mahkumlar, uyuşturucu unsur bağımlıları ve göçmenler üzere yüksek riskli kümeler taranabilir.” dedi.
Hibya Haber Ajansı