İzocam, kalın yalıtıma dikkat çekiyor Tüketicilere konforlu bir ısınma elde ederken doğalgaz faturalarını minimuma indirmenin yolunu açıklayan İzocam, kalın yalıtımın ve “U” kıymetlerinin ehemmiyetine dikkat çekti.
Yatılım dalının önder markası İzocam, ısı yalıtımında kalınlığın ehemmiyetine dikkat çekti… Konutlarda konforlu bir ısınma elde ederken, doğalgaz faturalarını minimuma indirmenin yolu kalın yalıtımdan geçiyor. Kalın yalıtım deyince de “U değeri”nden bahsetmek gerekiyor. “U değeri”, yalıtım mamüllerinin toplam ısıl geçirgenlik katsayısı manasına geliyor ve her materyale nazaran değişkenlik gösteriyor.
İzocam Genel Yöneticisi Murat Savcı, ülke olarak güç verimliliğinde asıl sıçramayı “U değerleri”nin artırılmasıyla gerçekleştirebileceğimizi vurguladı. Paris Anlaşması’ndaki üzere memleketler arası taahhütlerin yerine getirilmesi için öncelikli amacın Türkiye’deki binaların daha az güç harcayan etraf dostu bir yapıya kavuşmuş olması gerektiğini belirten Murat Savcı, “Gelişmiş ülkelerde tanımlanmış standartlarla, ülkemizde tavsiye edilen uygulamaları mukayese ettiğimizde, ülke olarak U kıymetlerimizin güzelleştirilmesi gerekliliğini açıkça görüyoruz” dedi.
Ülkemizde TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardı’ndaki hudut pahalar doğrultusunda belirlenmiş olan ısı yalıtım kalınlıklarını daha da artırmamız gerektiğini kaydeden Savcı, “Şu anda standartlara uygun yalıtımlı binalarda yıllık güç sarfiyatı metrekare başına 120 – 150 kw seviyesinde. Bina güç verimliliği konusunda gelişmiş ülkelerde ünite metrekare/yıl olarak güç tüketimi 30-50 kw olarak belirlenmiş durumda. Bina tasarlanırken, bu binanın ısıtma ve soğutmaya yönelik ünite metrekaredeki yıllık toplam güç tüketiminin bu düzeyde olması tavsiye ediliyor. Türkiye’de ise biz ünite metrekarede yıllık 120-150 kw düzeyine uygun yalıtım yapmaya çalışıyoruz. AB ülkeleri ile ortamızda neredeyse 4-5 kat fark var” diye konuştu.
Faturalarda yüzde %60’ın üzerinde tasarruf etmek mümkün
Yalıtım yardımıyla mesken ve ülke bütçesine değerli meblağlarda katkı sağlanacağının altını çizen İzocam Genel Yöneticisi Murat Savcı, 2020 sonu itibariyle Türkiye’deki 10 milyona yakın bina stokunun optimist bir varsayımla yalnızca yüzde 20’sinin TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliğine uygun biçimde yalıtılmış olduğunu kaydetti. Tükettiğimiz gücün yarısından fazlasını dışarıdan ithal eden bir ülke olarak güç verimli kentlerin ülke iktisadına de katkısının büyük olacağını söz eden Savcı, “Türkiye’ye baktığımızda 2019 yılında güç ithalatımızın 41,2 milyar dolar ile 202,7 milyar dolarlık toplam ithalatın %20,3’ünü teşkil ettiğini görüyoruz. 2020 yılının birinci 9 ayında ise güç ithalatımızın 21,5 milyar dolar ile 156,2 milyar dolarlık toplam ithalatımızın %13,7’sini oluşturmuş. Bu seviyesiyle güç ithalatının, dış ticaret açığımızın en değerli kısmını teşkil ettiğini söyleyebiliriz. bir daha Türkiye İstatistik Kurumu bilgilerine baktığımızda, Türkiye’nin güç ithalatı faturası 2021 yılının birinci çeyreğinde 8 milyar 695 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiş. Son 10 yılda toplam güç ithalatının ülke iktisadına maliyeti 450 milyar doların üzerinde… Tükettiğimiz gücün yarısından fazlasını dışarıdan ithal ediyoruz. Cari açığı daha düşük düzeylere indirmek ve güçte dışa bağımlılığımızı azaltmak için güç verimliliği ve yeterli yalıtım uygulamaları şart” diye konuştu.
Yalıtımın, birinci yatırımı yapınca kendi kendini ödeyen ve kendi kendine kazandıran bir sistem olduğunu vurgulayan Savcı, “Yalıtım için harcanan para kaybolmuyor, ulusal iktisada geri dönüyor. Yönetmeliklere nazaran uygulanan ısı yalıtımı yardımıyla, yalıtımsız bir binaya bakılırsa en az yüzde 60 güç tasarrufu elde ediliyor. bu türlü uygulamalarla yapılan yalıtım yardımıyla güç masraflarını azaltabilir, karbon salımlarını düşürebilir ve doğayı koruyabiliriz” dedi.
1 Ocak 2020 itibariyle yürürlüğe giren Güç Kimlik Evrakı (EKB) zorunluluğunun orta vadede binalarda güç tasarrufu sağlanması konusunda önemli bir katkı sağlayacağını belirten Murat Savcı, bu dokümanın eski binalarda mevcut duruma nazaran verildiğini lakin yeni yapılacak yahut yapılmakta olan binaların EKB sınıfının en az C sınıfı gerekliliklerini sağlamasının zarurî olduğunu kaydetti. Bu noktada binalarda kullanılacak yalıtım mamüllerinin kıymetine dikkat çeken Savcı, kelamlarını şöyleki sürdürdü: “Ticari dertten hareketle yapılan üretimler, aktif kontrolün de olmadığı ortamda, son kullanıcıyı tehlike ile karşı karşıya bırakıyor. Tüketicinin yalıtım yaptırırken buna pek dikkat etmesi gerekiyor. Güvendiği markalarla yalıtım yaptırmalı, hakikat kalınlıkta ve gerçek materyal kullandığına emin olmalıdır. Yalıtım yaptırmak isteyenlerin donanımlı teknik takımı olan, hakikat materyal seçiminde uzmanlaşmış bir firmayı tercih etmeleri değerli. Aksi durumda yalıtım uygulamalarındaki ayrıntılar gözden kaçabiliyor.”
Hibya Haber Ajansı
Yatılım dalının önder markası İzocam, ısı yalıtımında kalınlığın ehemmiyetine dikkat çekti… Konutlarda konforlu bir ısınma elde ederken, doğalgaz faturalarını minimuma indirmenin yolu kalın yalıtımdan geçiyor. Kalın yalıtım deyince de “U değeri”nden bahsetmek gerekiyor. “U değeri”, yalıtım mamüllerinin toplam ısıl geçirgenlik katsayısı manasına geliyor ve her materyale nazaran değişkenlik gösteriyor.
İzocam Genel Yöneticisi Murat Savcı, ülke olarak güç verimliliğinde asıl sıçramayı “U değerleri”nin artırılmasıyla gerçekleştirebileceğimizi vurguladı. Paris Anlaşması’ndaki üzere memleketler arası taahhütlerin yerine getirilmesi için öncelikli amacın Türkiye’deki binaların daha az güç harcayan etraf dostu bir yapıya kavuşmuş olması gerektiğini belirten Murat Savcı, “Gelişmiş ülkelerde tanımlanmış standartlarla, ülkemizde tavsiye edilen uygulamaları mukayese ettiğimizde, ülke olarak U kıymetlerimizin güzelleştirilmesi gerekliliğini açıkça görüyoruz” dedi.
Ülkemizde TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardı’ndaki hudut pahalar doğrultusunda belirlenmiş olan ısı yalıtım kalınlıklarını daha da artırmamız gerektiğini kaydeden Savcı, “Şu anda standartlara uygun yalıtımlı binalarda yıllık güç sarfiyatı metrekare başına 120 – 150 kw seviyesinde. Bina güç verimliliği konusunda gelişmiş ülkelerde ünite metrekare/yıl olarak güç tüketimi 30-50 kw olarak belirlenmiş durumda. Bina tasarlanırken, bu binanın ısıtma ve soğutmaya yönelik ünite metrekaredeki yıllık toplam güç tüketiminin bu düzeyde olması tavsiye ediliyor. Türkiye’de ise biz ünite metrekarede yıllık 120-150 kw düzeyine uygun yalıtım yapmaya çalışıyoruz. AB ülkeleri ile ortamızda neredeyse 4-5 kat fark var” diye konuştu.
Faturalarda yüzde %60’ın üzerinde tasarruf etmek mümkün
Yalıtım yardımıyla mesken ve ülke bütçesine değerli meblağlarda katkı sağlanacağının altını çizen İzocam Genel Yöneticisi Murat Savcı, 2020 sonu itibariyle Türkiye’deki 10 milyona yakın bina stokunun optimist bir varsayımla yalnızca yüzde 20’sinin TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliğine uygun biçimde yalıtılmış olduğunu kaydetti. Tükettiğimiz gücün yarısından fazlasını dışarıdan ithal eden bir ülke olarak güç verimli kentlerin ülke iktisadına de katkısının büyük olacağını söz eden Savcı, “Türkiye’ye baktığımızda 2019 yılında güç ithalatımızın 41,2 milyar dolar ile 202,7 milyar dolarlık toplam ithalatın %20,3’ünü teşkil ettiğini görüyoruz. 2020 yılının birinci 9 ayında ise güç ithalatımızın 21,5 milyar dolar ile 156,2 milyar dolarlık toplam ithalatımızın %13,7’sini oluşturmuş. Bu seviyesiyle güç ithalatının, dış ticaret açığımızın en değerli kısmını teşkil ettiğini söyleyebiliriz. bir daha Türkiye İstatistik Kurumu bilgilerine baktığımızda, Türkiye’nin güç ithalatı faturası 2021 yılının birinci çeyreğinde 8 milyar 695 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiş. Son 10 yılda toplam güç ithalatının ülke iktisadına maliyeti 450 milyar doların üzerinde… Tükettiğimiz gücün yarısından fazlasını dışarıdan ithal ediyoruz. Cari açığı daha düşük düzeylere indirmek ve güçte dışa bağımlılığımızı azaltmak için güç verimliliği ve yeterli yalıtım uygulamaları şart” diye konuştu.
Yalıtımın, birinci yatırımı yapınca kendi kendini ödeyen ve kendi kendine kazandıran bir sistem olduğunu vurgulayan Savcı, “Yalıtım için harcanan para kaybolmuyor, ulusal iktisada geri dönüyor. Yönetmeliklere nazaran uygulanan ısı yalıtımı yardımıyla, yalıtımsız bir binaya bakılırsa en az yüzde 60 güç tasarrufu elde ediliyor. bu türlü uygulamalarla yapılan yalıtım yardımıyla güç masraflarını azaltabilir, karbon salımlarını düşürebilir ve doğayı koruyabiliriz” dedi.
1 Ocak 2020 itibariyle yürürlüğe giren Güç Kimlik Evrakı (EKB) zorunluluğunun orta vadede binalarda güç tasarrufu sağlanması konusunda önemli bir katkı sağlayacağını belirten Murat Savcı, bu dokümanın eski binalarda mevcut duruma nazaran verildiğini lakin yeni yapılacak yahut yapılmakta olan binaların EKB sınıfının en az C sınıfı gerekliliklerini sağlamasının zarurî olduğunu kaydetti. Bu noktada binalarda kullanılacak yalıtım mamüllerinin kıymetine dikkat çeken Savcı, kelamlarını şöyleki sürdürdü: “Ticari dertten hareketle yapılan üretimler, aktif kontrolün de olmadığı ortamda, son kullanıcıyı tehlike ile karşı karşıya bırakıyor. Tüketicinin yalıtım yaptırırken buna pek dikkat etmesi gerekiyor. Güvendiği markalarla yalıtım yaptırmalı, hakikat kalınlıkta ve gerçek materyal kullandığına emin olmalıdır. Yalıtım yaptırmak isteyenlerin donanımlı teknik takımı olan, hakikat materyal seçiminde uzmanlaşmış bir firmayı tercih etmeleri değerli. Aksi durumda yalıtım uygulamalarındaki ayrıntılar gözden kaçabiliyor.”
Hibya Haber Ajansı