Balıkesir Valiliği, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı ve Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü tarafınca bölgeyi turizme kazandırmak ve kırsal kalkınmaya takviye vermek gayesiyle proje kapsamında oluşturulan İda Madra Jeoparkında 300 milyon yıl evvel oluştuğu varsayım edilen granit doruklar bulunuyor.
İda Madra Jeoparkı kapsamında epey fazla odak noktası ve jeosit olduğunu belirten Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Kısmı Öğretim Üyesi Prof Dr. Abdullah Soykan, “Çataldağ da bu projenin en kıymetli odak noktalarından birisi, Çataldağ batıda Susurluk, kuzeyde Mustafakemalpaşa, güneyde Kepsut ilçeleri içinde yer alan bir alan bu bölgede kubbe biçiminde günümüzden tahminen de 300 milyon yıl evvel oluşmuş, bizim jeolojide paleozoik yaşta dediğimiz metamorfik şistler, çekirdeğini ise oligomiosen ortasına daha fazla sokulan bir granit sokulumu görmek mümkün kubbe biçiminde yükseldiği ortasında yavaşça üzeri patlamış çatlamış üzere her tarafta graniti nazaranbiliyoruz” dedi.
Çoban Dede Doruğu olarak bilinen 1317 metre yükseklikteki bölgede granitlerin epeyce daha fazla görüldüğünü belirten Soykan, “İda Madra Jeoparkın en değerli odak noktaları granit temelli diyebiliriz. Biz bunları Kapıdağ Yarımadası’nda da görüyoruz. Kozak’ta da, Alaçam Dağları’nda da görüyoruz. En kıymetli gördüğümüz yerlerden biri de Çataldağ, tabi Çataldağ ulaşım güzergahı sebebiyle İstanbul-İzmir-Ankara güzergahı üzerinde olmasından dolayı epey değerli destinasyonların kesişim noktasında. Yolların birbirleriyle buluştuğu noktada. Bu niçinle de yüksek bir turizm potansiyeline sahip. Susurluk tarafınca Çaylak Şelalesi, Mustafakemalpaşa tarafınca ise Suuçtu Şelalesi günübirlik kullanım alanı bu destinasyonu güçlendiren en kıymetli şeyler” diye konuştu.
“TÜRKİYE’NİN RESMİ BİRİNCİ ADAYI”
Bölgenin UNESCO’adaylık süreciyle ilgili bilgi veren İda Madra Jeoparkı Koordinatörü, Balıkesir Üniversitesi Öğretim Üyesi Erdal Gümüş, ise İda Madra Jeoparkın Türkiye’nin resmi tek UNESCO jeopark adayı olduğunu söyedi.
Erdal Gümüş, “Balıkesir ve yakın etrafında toplam 23 ilçe ve 17 bin 500 kilometrekarelik alandaki üstün nitelikli dünyada az az görülen doğal, jeolojik, jeomorfolojik yapıları korumak bunları evvela turizme ve jeoturizm dediğimiz özel bir turizm yoluylada mahallî iktisada kırsal kalkınmaya mevzu etme ve ona kazandırma amaçlı çıkılmış bir seyahatti. Bu seyahatin içerisinde de tabiki İda Madra Jeoparkın dünyadaki misal alanlar içerisinde hangi tarafıyla ayrışıyor. Bunları tespit etmek gerekiyordu. İda Madra jeoparkında dünyanın en hoş en özgün granit dediğimiz özel bir volkanik kayaç olan, iç püskürük granik topoğrafyalarını ve öbür granit mamüllerini görüyoruz. Çataldağ’da bunların büyük duvar hallerini görüyoruz. Balıkesir içerisinde Çataldağ bunun bir kısmında yer alıyor ema onun dışında Ayvacık, Erdek, Ezine ve Madra Dağı ortasında hayli geniş bir granit tor topoğrafyası ortasındayız. Susurluktaki Çataldağ bu granit tor topoğrafyasının hem de ekstrem sporlarada uygun olan bir destinasyonu. Tırmanış yapılabilen bir yer hem de görünüm üstünlüğü epeyce fazla Bu alandaki bitki örtüsü epeyce yeterli korunmuş durumda öteki faaliyetlerine de fazlaca uygun bu sahayı hakettiği ölçüde turizme eğitime kazandırmak üzere harekete geçtik. Bir grup altyapı eksiklerini tamamladıktan daha sonra Susurluk Çataldağ, Balıkesir ve yakın etrafının bu granit zenginliğinin fazlaca kıymetli bir odağı olacaktır” diye konuştu.
“DAĞCILARIN İLGİ ODAĞI”
Balıkesir’in Susurluk ilçesi ile Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçeleri içinde bulunan Çataldağ jeolojik yapısıyla büyülüyor. Kayın, meşe ve gürgen ormanlarının ortasından Çobandede Doruğu ve zümrüt yeşili ormanların ortasından bir anıt üzere yükselen Çataldağ’ın görkemli kayaları Bursalı dağcılarında ilgi odağı oldu. Bu farklı kaya oluşumun ziyaretçilerine etkileyici bir panaroma sunduğunu belirten Bursa’lı dağcı İsmet Şentürk “Bursa’dan bölgede kamp yapmak üzere gitmiştik. Kayın ormanları ortasında, Türkmen çeşmesi olarak bilinen bölgede kamptaydık. Büyükbaş hayvancılık yapan çobanlarla yaptığımız sohbette Buraya kadar gelip Çobandedeye çıkmazsanız Çataldağı gördüm diyemezsiniz dediler. Bu kelamlar Çataldağın uzaktan gereğince anlaşılamayan kıymetini çok net bir biçimde açıklıyordu. Çobandede doruğuna ulaştığımızda şok oldum. bu biçimdesine farklı bir jeolojik yapı beklemiyordum. Kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Marmara bölgesinde yer alan bu hoş bir o kadar enteresan ve farklı oluşumun bölgenin kıymetli bir doğal pahası olarak tescil edilmesi epeyce önemli” diye konuştu. (İHA)
İda Madra Jeoparkı kapsamında epey fazla odak noktası ve jeosit olduğunu belirten Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Kısmı Öğretim Üyesi Prof Dr. Abdullah Soykan, “Çataldağ da bu projenin en kıymetli odak noktalarından birisi, Çataldağ batıda Susurluk, kuzeyde Mustafakemalpaşa, güneyde Kepsut ilçeleri içinde yer alan bir alan bu bölgede kubbe biçiminde günümüzden tahminen de 300 milyon yıl evvel oluşmuş, bizim jeolojide paleozoik yaşta dediğimiz metamorfik şistler, çekirdeğini ise oligomiosen ortasına daha fazla sokulan bir granit sokulumu görmek mümkün kubbe biçiminde yükseldiği ortasında yavaşça üzeri patlamış çatlamış üzere her tarafta graniti nazaranbiliyoruz” dedi.
Çoban Dede Doruğu olarak bilinen 1317 metre yükseklikteki bölgede granitlerin epeyce daha fazla görüldüğünü belirten Soykan, “İda Madra Jeoparkın en değerli odak noktaları granit temelli diyebiliriz. Biz bunları Kapıdağ Yarımadası’nda da görüyoruz. Kozak’ta da, Alaçam Dağları’nda da görüyoruz. En kıymetli gördüğümüz yerlerden biri de Çataldağ, tabi Çataldağ ulaşım güzergahı sebebiyle İstanbul-İzmir-Ankara güzergahı üzerinde olmasından dolayı epey değerli destinasyonların kesişim noktasında. Yolların birbirleriyle buluştuğu noktada. Bu niçinle de yüksek bir turizm potansiyeline sahip. Susurluk tarafınca Çaylak Şelalesi, Mustafakemalpaşa tarafınca ise Suuçtu Şelalesi günübirlik kullanım alanı bu destinasyonu güçlendiren en kıymetli şeyler” diye konuştu.
“TÜRKİYE’NİN RESMİ BİRİNCİ ADAYI”
Bölgenin UNESCO’adaylık süreciyle ilgili bilgi veren İda Madra Jeoparkı Koordinatörü, Balıkesir Üniversitesi Öğretim Üyesi Erdal Gümüş, ise İda Madra Jeoparkın Türkiye’nin resmi tek UNESCO jeopark adayı olduğunu söyedi.
Erdal Gümüş, “Balıkesir ve yakın etrafında toplam 23 ilçe ve 17 bin 500 kilometrekarelik alandaki üstün nitelikli dünyada az az görülen doğal, jeolojik, jeomorfolojik yapıları korumak bunları evvela turizme ve jeoturizm dediğimiz özel bir turizm yoluylada mahallî iktisada kırsal kalkınmaya mevzu etme ve ona kazandırma amaçlı çıkılmış bir seyahatti. Bu seyahatin içerisinde de tabiki İda Madra Jeoparkın dünyadaki misal alanlar içerisinde hangi tarafıyla ayrışıyor. Bunları tespit etmek gerekiyordu. İda Madra jeoparkında dünyanın en hoş en özgün granit dediğimiz özel bir volkanik kayaç olan, iç püskürük granik topoğrafyalarını ve öbür granit mamüllerini görüyoruz. Çataldağ’da bunların büyük duvar hallerini görüyoruz. Balıkesir içerisinde Çataldağ bunun bir kısmında yer alıyor ema onun dışında Ayvacık, Erdek, Ezine ve Madra Dağı ortasında hayli geniş bir granit tor topoğrafyası ortasındayız. Susurluktaki Çataldağ bu granit tor topoğrafyasının hem de ekstrem sporlarada uygun olan bir destinasyonu. Tırmanış yapılabilen bir yer hem de görünüm üstünlüğü epeyce fazla Bu alandaki bitki örtüsü epeyce yeterli korunmuş durumda öteki faaliyetlerine de fazlaca uygun bu sahayı hakettiği ölçüde turizme eğitime kazandırmak üzere harekete geçtik. Bir grup altyapı eksiklerini tamamladıktan daha sonra Susurluk Çataldağ, Balıkesir ve yakın etrafının bu granit zenginliğinin fazlaca kıymetli bir odağı olacaktır” diye konuştu.
“DAĞCILARIN İLGİ ODAĞI”
Balıkesir’in Susurluk ilçesi ile Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçeleri içinde bulunan Çataldağ jeolojik yapısıyla büyülüyor. Kayın, meşe ve gürgen ormanlarının ortasından Çobandede Doruğu ve zümrüt yeşili ormanların ortasından bir anıt üzere yükselen Çataldağ’ın görkemli kayaları Bursalı dağcılarında ilgi odağı oldu. Bu farklı kaya oluşumun ziyaretçilerine etkileyici bir panaroma sunduğunu belirten Bursa’lı dağcı İsmet Şentürk “Bursa’dan bölgede kamp yapmak üzere gitmiştik. Kayın ormanları ortasında, Türkmen çeşmesi olarak bilinen bölgede kamptaydık. Büyükbaş hayvancılık yapan çobanlarla yaptığımız sohbette Buraya kadar gelip Çobandedeye çıkmazsanız Çataldağı gördüm diyemezsiniz dediler. Bu kelamlar Çataldağın uzaktan gereğince anlaşılamayan kıymetini çok net bir biçimde açıklıyordu. Çobandede doruğuna ulaştığımızda şok oldum. bu biçimdesine farklı bir jeolojik yapı beklemiyordum. Kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Marmara bölgesinde yer alan bu hoş bir o kadar enteresan ve farklı oluşumun bölgenin kıymetli bir doğal pahası olarak tescil edilmesi epeyce önemli” diye konuştu. (İHA)